Yapılan araştırmalara göre sevdiğiniz ve güvendiğiniz biri ile uyumak hem uyku kalitesini inanılmaz arttırıyor hem de vücuttaki stres seviyesini dengeleyip bağışıklık sisteminizin güçlenmesine yardımcı oluyor. Ayrıca zihinsel sağlığınız ve yaratıcı problem çözme becerileriniz de gelişiyor.
Çiftler zamanla birbirlerinin uyku düzenine uyumlanıyor ve ancak o zaman kesintisiz sağlıklı bir uyku deneyimi yaşayabiliyorlar. Ama bu aşamaya gelmek hiç de kolay değil. Kol uyuşmaları, boyun tutulmaları, bitmek bilmeyen battaniye krizleri, lokomotif gibi gürül gürül tüten bir horlama senfonisi eşliğinde uyuma çabaları ve daha niceleri…
Size de tanıdık geldi mi? İlişkilerin böyle sorunlar yüzünden mahvolduğunu görmek her zaman acı vericidir. Bu yüzden bu yazımızda çiftleri etkileyen ve ister istemez ilişkinin bütün dinamiklerini bozan bazı yaygın uyku sorunlarını ve çözüm önerilerini sizler için bir araya getirdim.
1. Battaniye savaşları
Sıcacık sarıp sarmalanıp uykuya geçmiştiniz ama gözünüzü bir açıyorsunuz ki üstünüzde battaniyenin esamesi bile yok. Buz gibi soğuk bir köşede kıvrılıp kalmışsınız ve kendi payınıza düşeni geri alabilmek için bir savaşa girişiyorsunuz. Battaniye savaşlarının komik doğasına rağmen görünmeyenin arkasında ilişkinize zarar verebilir ve sinir sisteminizi zamanla büsbütün bozabilir.
Daha büyük bir yatak ve ayrı battaniyeler işinizi görecektir. Bu şekilde ikiniz de birbirinizden “çalmaya” gerek kalmadan istediğiniz gibi örtünebileceksiniz ve bu sinsi savaşa girmenize gerek kalmayacak.
2. Horlama
Yorgun argın bir günün ardından huzur içinde uykuya daldınız ve gecenin ortasında aniden kulağınızda yüksek oktavlı saçma sapan bir kalk borusu çaldığı için uyanmak zorunda kalıyorsunuz. Hayır, bu bir acil durum uyarısı değil, sadece yanınızdaki kişi aldığı havayı boğaz ve burun bölgesinden rahatça geçiremiyor. Horlama tek başına bir sorun teşkil etmeyebilir ama yine de bir doktora görünmek fayda sağlayabilir. Bu her iki taraf için de uyku kalitesini sabote eden ve ertesi güne baş ağrısı ve yorgunlukla kalkmanıza neden olan önemli bir etkendir.
Kısa vadeli çözüm: Horlama en çok sırt üstü uyurken ortaya çıktığı için uyku pozisyonunuzu değiştirin. Kişi yan yatmak yerine sırt üstü yatarsa boğaz kasları gevşeyeceği için horlama sorunu tetiklenmektedir. Horlayan kişi siz değilseniz ondan önce yatağa gidip kulak tıkacı kullanmak ve gerekirse araya biraz mesafe koymak da geçici bir çözüm olabilir.
Uzun vadeli çözüm: Alkol ve sigara kullanımını azaltmak, kilo vermek ve varsa sinüzit ve deviasyon gibi problemleriniz için doktora gitmek uzun vadede daha kaliteli bir uyku getirecektir.
3. Farklı sıcaklık tercihleri
19°C ile 20,5°C arası çoğu insan için en uygun uyku sıcaklığı olarak kabul edilir, ancak bazen bu kişiye özgü olarak değişebiliyor. Partnerinizin tercih ettiği “uyku ayarlarının” sizinkinden farklı olduğunu keşfedebilirsiniz. Size uygun olmayan bir oda sıcaklığında uykuya dalmanız daha uzun sürer ve aynı oranda uyku veriminiz de azalır.
Aşırı sıcak bir ortamda uyumak daha zordur. Üşüyen taraf sizseniz ve partnerinizin tercih ettiği uyku sıcaklığı sizinkinden daha düşükse, daha fazla battaniye ve daha kalın bir pijama kullanarak aranızdaki bu olumsuz ısı farkını kapatabilirsiniz.
4. Geceleri sebepsiz uyanmak
Gecenin ortasında beklenmedik bir şeklide uyanmak pek de alışılmadık bir durum değildir. Stres, gece nöbeti ya da gece vardiyası olan işlerde çalışmak, kötü bir uyku ortamına sahip olmak ya da çok fazla yedikten hemen sonra uyumak gibi çeşitli nedenlerle uykunuz bölünebilir. Uyandıktan 15-20 dakika geçmiş olmasına rağmen hala uykuya dönemediyseniz yatakta daha fazla kalıp uykuyu yakalamaya çalışmanın pek de bir faydası olmayacaktır.
Kısa vadeli çözüm: Yataktan çıkın partnerinizi uyandırmamaya dikkat ederek ayrı bir odaya gidin ve tekrar uykulu hissedene kadar zihninizi sakinleştirici bir şeyler yapın. Yatak odasına sadece uyumaya hazır olduğunuzda dönün.
Uzun vadeli çözüm: Uyku hijyeninizi iyileştirin. Yatak odanızın karanlık, sessiz ve ferah olduğundan emin olun. Yatmadan önce kafeinli içecekler tüketmemeye özen gösterin. Ayrıca odanızdaki elektronik eşyaların da uyku kalitenizi negatif yönde etkilediği bilmelisiniz. Bir de gece wifi’yi kapatarak uyumayı deneyin.
5. Terleme
Uyurken terlemek uykunun kalitesini düşüren bir diğer etken. Özellikle partnerinizle tek bir örtüyü paylaşıyorsanız veya yakın temas halinde uyumaktan hoşlanıyorsanız gece terlemeleri hızla ortak bir soruna dönüşebilir.
Vücut ergonomisine uygun şekilde geliştirilen ve nemi emip hızlıca kuruma sağlayan özel dokulu bir yatak tercih edebilirsiniz. Çarşaflarınızın ve pijamalarınızın da “nefes alabiliyor oluşu” bu sorunun çözümüne katkı sağlayacaktır.
6. Çatışan uyku döngüleri
Erkenci kuş gece kuşuna karşı ya da tam tersi gece kuşu erkenci kuşun sabrını sınıyor. Eşinizin ve kendinizin sirkadiyen ritminizin ters olduğunu fark etmiş olabilirsiniz. Bu durumda kendi bioritminize sadık kalmanız sağlığınız açısından oldukça önemlidir. Partnerinizin zoruyla erkenden uyumaya çalışırsanız ya da onunla uyumlu olacağım diye geç saatlere kadar uyumamak için kendinizi tutarsanız vücudunuz gereksiz bir strese girecek ve uykuyla olan doğal ilişkiniz bozulacaktır.
Farklı zamanlarda yatmakta bir sorun yoktur. Ev ortamında akıllıca yapılmış bir aydınlatma sistemi uyku saatlerinizi düzene sokmakta size yardımcı olacaktır. Vücudunuz karanlık olduğunda melatonin olarak bilinen bir “uyku hormonu salgılamaya başlar. Aydınlık ise tam tersine vücut için uyanma vaktinin geldiğinin bir göstergesidir. Bu nedenle sabahları parlak bir güneş ışığı gece kuşlarının erkenden uyanabilmesine destek olacaktır.
7. Çocuğunuzla yatmak
Biriyle yatağınızı paylaşmak zaten başlı başına bir başarıdır. Bu karışık denkleme bir de çocuğunuzu eklerseniz işler daha da zorlaşacaktır. Aniden uyanırsınız, uykunuz bölünür ve nasıl tekrar uykuya döneceğinizi bilemezsiniz ayrıca çocuğunuzun gelişimi için de bir yerde bu işe bir son vermek gerekecektir.
Çocukların kendi odalarında ve kendi yataklarında uyumaları onların bireysel ve zihinsel gelişimi için çok önemlidir. Eğer zamanın geldiğine karar verdiyseniz uygun yöntemlerle bunu kademeli bir şekilde yapmaya başlayabilirsiniz.