Sözel olmayan iletişimde en önemli kanal yüz ifadeleri, jest ve mimiklerdir. İnsan yüzü dikkat edildiği zaman son derece etkin bir iletişim aracıdır. Darwin “evrim ve yüz ifadeleri” üzerinde bir çok araştırma yapmıştır. Özellikle de temel duygularımızın evrensel olup olmadığı üzerinde durmak istiyorum.
Darwin yüz ifadelerinin, yani sözel olmayan iletişim becerilerinin kültüre özgü değil tamamen “türe özgü” olduğunu savunmuştur.
Darwin korku ve iğrenme yüz ifadelerini incelemiş bu duyguların karşılığı olan kas hareketlerinin birbirlerinin tam zıt olduğu dikkatini çekmiştir. Ayrıca, korkulu yüz ifadesi algıyı zenginleştirirken, iğrenme ifadesi algıyı düşürdüğünü anlamıştır.
Kişi korku halindeyken yüz ifadesi nasıl olur?
- Duygusal girdiler artar.
- Görsel alan genişler.
- Burundaki hava hacminde artış olur.
- Göz hareketleri hızlanır.
İğrenme durumunda yüz ifadesi nasıl olur?
- Gözler kısılır.
- Daha az hava solunumu olur.
- Göz hareket hızı ağırlaşır.
Bütün bunlar olması normal ve anlamlı tepkilerdir. Peki, sizce Darwin duyguların evrensel olduğunu savunurken sizce de haklı mıydı?
Bildiğimiz üzere altı adet temel duygumuz vardır. Bu duygular doğduğumuzdan itibaren yüz ifadelerimize yansır. Görme engelli doğan çocuklarda bile aynı durum söz konusudur. Bazen insanların yüz ifadelerini anlamlandırmada zorluk çekeriz. Bunun nedenlerinden biri insanların sıklıkla karma duygular sergilemesidir.
Duygu aktarımı olurken farklı şekillerde gösterilebilir. Buna örnek verecek olursak, Amerika’da erkekler ağlama gibi duygusal tepkilerini toplum normları gereği sergilemek istemezler. Bu durum onların yüz ifadeleri ve jestlerini saklamalarına sebep olabilir ve dolayısıyla karma duygular gözlemlenir.