Evet, şekerin tadı çok güzel! Şeker içeren her şeyin tadı daha da güzel. Kaçımız bir tatlı teklifini geri çevirebiliyoruz ki? Hele o geceleri gelen tatlı yeme isteği yok mu, birçoğumuz buna karşı koyamıyoruz.
Peki çok fazla şeker tükettiğinizde neler olur biliyor musunuz? Akşam 5 çayınızın yanında yediğiniz bir kurabiye ya da bol kremalı içtiğiniz bir kahve masum görünüyor olabilir. Ancak çok fazla şeker tükettiğinizin farkında olmayabilirsiniz.
Bu yazımızda, çok fazla şeker tükettiğinizde vücudunuzun size verdiği sinyalleri göreceğiz. İşte çok fazla şeker tükettiğinizin 9 göstergesi;
1. Kas ve eklem ağrısı
Ağrınız olduğu için düzenli yürüyüşlerinizi aksattığınız oluyor mu? Bu, vücudunuzun sizi iltihaplanma sürecinizle ilgili uyardığının göstergesi olabilir. Aldığınız yüksek miktarda şeker, bağışıklık hücrelerinin, gelişmiş glikasyon son ürünlerini veya bir glikoz molekülüne bağlı proteini parçalamaya çalışan iltihap habercilerini kanınıza salgılamasına neden olur.
Ne kadar çok şeker tüketirseniz, o kadar gelişmiş glikasyon son ürünleri ortaya çıkar ve bu da döngüyü kırmak için daha fazla iltihap habercisinin gönderilmesini beraberinde getirir. Bunun gibi birçok biyokimyasal reaksiyon dizisi, sonunda artrit, katarakt, kalp hastalığı, unutkanlık veya kırışık cilde neden olabilir.
2. Tatlı ve diğer şekerli ürünleri özlemek
Şeker vücutta çok hızlı işlenir ve yalnızca bir saat önce çikolatalı pasta yemiş olmanıza rağmen sizi aç hissettirir. Aslında şeker, bağımlılık yapan ilaçları kullanırken hissettiğinize benzer şekilde dopamin salgılamasıyla bilinir. Nörotransmitter dopamin, ödüllendirici bir olaya yanıt olarak bu sistemdeki nöronlar tarafından salınır. Bu özel kimyasal, ruhsal anlamda iyi hissettirmesiyle tanınır.
Beyin, şekeri bir ödül ya da ikram olarak algılar ve ne kadar çok şeker tüketirseniz vücudunuz sizden bir o kadar şeker ister. Bu bağımlılık yaratan kısır bir döngüdür. Bunun yanı sıra, şeker oranı yüksek yiyecekler, yararlı hiçbir besin içermediği için tokluk hissi de vermez.
3. Enerji iniş ve çıkışları
Glikoz, vücudunuza enerji tedarik etmekle sorumludur, bu nedenle kanınızdaki şeker seviyesini uygun bir seviyede tutmak çok önemlidir. Doğru orandan en ufak bir sapma, gün boyunca enerjinizin aniden yükselmesine ve düşmesine neden olur. Şeker yediğinizde, pankreas insülin salgılar ve hücrelere glikoz getirmeye yardımcı olurken, sizi bir enerji hücumuna boğar. Döngü bittiğinde, vücudunuz daha fazla şeker istediği için enerjinizin düştüğünü hissedersiniz.
Enerji seviyenizi doğru oranda tutabilmek için tatlı ve sağlıksız atıştırmalıklardan uzaklaşın. Bunları almak yerine, yağsız proteinleri ve sağlıklı yağları tercih edin. Sağlıklı gıdalar, vücudunuza “gerçek” enerji sağlar. Sağlıklı gıdaların kanınızda eşitlediği şeker seviyesi, ani enerji iniş ve çıkışlarına neden olmaz.
4. Ciltte sık sık bozulma belirtileri
İlave şeker içeren yiyecekler, insülin seviyelerinin yükselmesine ve glikasyon veya şekerin protein moleküllerine bağlanma sürecine başlamasına neden olur. Glikoz kanınıza girdiği anda, iltihaplanmaya ve cilt problemlerine neden olabilecek bir dizi karmaşık fizyolojik süreci başlatmış olur. Bu insülin desteği, nihayetinde cildinizdeki yağ bezlerinin aktivitesini yükseltip, iltihaplanma süreçlerini harekete geçirebilir.
Buna göre, yüksek şekerli bir beslenme, zaman zaman alevlenen aknelerin açıklayıcısı olabilir. Cildinizde ortaya çıkan bozulmalar sizi rahatsız ediyorsa ve tıbbi tedavilerin hiçbiri yardımcı olmadıysa, beslenme alışkanlıklarınızı değiştirmeyi deneyebilirsiniz. Hayatınızdan şekeri tamamen çıkarmaktan bahsetmiyoruz fakat ilave şeker içeren ürünleri daha az tüketmenin faydasını görebilirsiniz.
5. Diş çürümesi
Tatlı yiyeceklerin çürük oluşumunu ve diş çürümesini tetiklediği yadsınamaz bir gerçek. Bununla birlikte, dişlerinizi çürüten şeker değil, yemekten sonra dişlerinizin arasında kalan artıklardır. Yiyecek doğru sindirilmezse veya dişler fırçalanmazsa, yiyecek artıkları dişlerinizde plak oluşumuna neden olur. Bu da, dişin sert yüzeyini aşındırarak ufak delikler meydana getirir.
Şeker, kuru mısır gevreği ve nane şekeri gibi birçok farklı şekerli gıda, ulaşılması zor olan dişlerinizin arasına sıkışarak çürüme sürecini hızlandırabilir. Diş ve ağız temizliğini düzenli ve doğru yapmak, sizi o korkulu diş hekimi koltuğundan kurtarabilir.
6. Kilo almak
En sevdiğin kot pantolonunun belini sıkmaya başlaması can sıkıcı değil mi? Bir hafta önce yediğin suflenin sana böyle bir sürpriz yapmasını beklemiyordun! Şüphesiz, şeker tüketimini abartmanın en sık karşılaşılan göstergelerinden biri de kilo almaktır.
Atıştırmalıklar ve tatlılar genellikle vücudun orta bölümünde kilo depolar. Çok fazla şeker tükettiğinizde, vücudunuz daha ziyade karnınızda fazla yağı depolayan insülin üretimini artırır.
7. Yüksek şeker toleransı
Her gün çok fazla şeker tükettiğinizde, tat alma tomurcuklarınız aynı tatlılık düzeyine alışır ve buna artık tepki vermeyebilir. Fazla şeker damak tadınızı köreltir ve artık tatlı meyveler size gerektiği kadar tatlı gelmeyebilir. Sezonun ilk çileğinden istediğiniz tadı alamamak sinir bozucu olsa gerek. Hiçbir şey size tatlı gelmiyorsa, rafine şeker ve tatlı şuruplar gibi ekstra şekerli katkı maddelerinin tüketimini azaltıp, dengeli bir beslenme alışkanlığı edinmeniz bu sorunu ortadan kaldırabilir.
8. Sıklıkla grip olmak
Çok fazla şeker yemek veya içmek, hastalandığınızda bağışıklık sistemi hücrelerinin bakterilere saldırmasına engel olur. Vücudunuzun griple savaşırken kullandığı C vitamini, kimyasal yapı olarak glikoza çok benzer. Bağışıklık sisteminiz, C vitamini aramak ve onu kullanmak yerine, grip bakterilerine karşı hiçbir gücü olmayan glikozu alır. Bu nedenle, bağışıklık sisteminiz hastalık durumunda savaşamaz.
Buna sebep vermemek için, soğuk algınlığı veya grip riski olduğunda tatlıları azaltın ve C ve E vitaminlerinin yanı sıra beta-karoten ve çinko bakımından zengin meyve ve sebzeleri daha fazla tüketmeye özen gösterin.
9. Şişkinlik hissetmek
Bazı yiyecekler, şişkinlik ve ağrılı gazın yanı sıra diğer sindirim rahatsızlıklarına neden olabilir. Ve çok fazla şeker tüketmek de bunların arasındadır. Şişkinlik, yedikleriniz ve sindirmeye çalıştığınız şeyle doğrudan ilişkili olduğundan, burada şekerin rolü büyüktür. Şeker ince bağırsakta kötü bir şekilde emilirse, şekerin genellikle gaz üreten bir bakteri gibi davrandığı kalın bağırsağa giriş yapabilir.
Çok fazla şeker karnınızın da çok fazla şişmesi demektir. Bu nedenle tatlandırıcılar, diyet kola ve atıştırmalıklardan uzak durmaya çalışın. Şekersiz yiyeceklerin, tatlı tada sahip sindirilemeyen bileşikler içeren şeker alkolleriyle dolu olduğunu da belirtmek gerek.
Peki ne kadar şeker çok fazladır?
Dünya Sağlık Örgütü (WHO)’ göre, doğru şeker dozu günlük enerji alımınızın %10’undan az olandır. Bu günlük %10, 7 çay kaşığı ilave şekere eşittir. Aslında, vücudunuzda yalnızca 4 g karbonhidrat, 1 çay kaşığı şeker demektir. Şekeri hepimiz seviyoruz ancak hayatımızdan tamamen çıkarmasak da, tüketimini en aza indirgemekte fayda var. Günlük şeker ihtiyacını karşılamak için, işlenmiş şeker içeren ürünlerin yerine tarçın gibi baharatları ya da kuru meyveleri koyabilirsiniz.
Kaynak