Epifiz, beynin sol ve sağ iki lobunun orta kısmında (hipofiz bezinin arkasında) yer alan bezelye tanesi büyüklüğünde bir organımızdır. İngilizce de pieanl gland (çam kozalağı) olarak adlandırılır. Mini organımız, vücudumuzda melatonin salgısını dengeler. Karanlık ortamda üretken olur. Temel mantık, ne kadar güçlü çalışırsa epifiz, pineolasit hücrelerinden salgılayarak, melatonini aktive eder. Melatonin hormonu da uyku düzeninin sağlanması ve biyolojik saat ritmini düzenler.
Epifiz görevleri bunlarla sınırlı değildir. Psişik gelişim için de çok önemlidir. Örnek verecek olursak, gözlerimiz kapalı ve karanlık bir yerde yürüdüğümüzde veya durduğumuzda epifiz bezindeki hücreler ışığa duyarlı olduğu için gözlerimizi açar ya da arkamıza bakarak, ışığı karanlıkta algılarız. Bu durum gözlerin arka kısmındaki retinayı titreştirir. Epifiz bezinin ufak olması ve salgısının azalması, zamanla sulara katılan sodyum florür, aynı şekilde diş macunlarında, bazı paketlenmiş yiyecek ve ilaçlarda florür olmasından kaynaklıdır. Bu şekilde epifiz bezi üretkenliğini yitirerek melatonin azalmasına ve vücuttaki çalışma potansiyelinin düşmesine sebep olur.
Eski çağlarda, medeniyetler de epifiz bezi, üçüncü gözümüzü yöneten, göz sembolü ile ifade edilen her şeyi gören göz anlamında yer alırdı. Eskiden yaşayan insanların olayları durumları koşulları daha farklı bir bakış açısıyla iyi değerlendirir, yorumlar, algıları hisleri daha yüksek olurdu. Bu yüzden ruhsal, zihinsel, fiziksel gelişim için çok önemlidir. Ayrıca; çiğ yiyecekler, yeşil bitkiler (vejetaryen beslenim) epifiz bezini besler. Kızılcık suyu, rezene, hardal, keten tohumu, çinko, magnezyum besinleri alınmalıdır. Arındırılmış su ve florürsüz ürünler kullanılmalıdır. Gece veya gündüz uyurken her yerin karanlık, ışıksız olmasına dikkat edilmeli; temiz ve havalandırılmış bir oda da uyunmalıdır.
Not: Gece vardiyalı işlerde, ya da uykusuzluk problemi olan kişilerde hastalıklar daha çok görülür, algı zayıflar. Bu yüzden gündüz uykusunda ışıksız oda da uyumak yarar sağlar.
